Sonunda! İkinci Kez Boy Uzatma Ameliyatı Oldum

“İnsan, tekrar yücelmesi için kendini yeni baştan inşa etmek zorundadır. Ve bu yenileşmeyi ızdırap çekmeden yapamaz. Çünkü o hem mermerdir, hem de heykeltraş. Hakiki biçimini yeniden kazanmak için, büyük çekiç darbelerini kendi maddesine indirerek kıvılcımlar çıkaracaktır.”

İnsan Denen Meçhul, Alexis Carrel

Sonunda! İkinci kez boy uzatma ameliyatı oldumBu sözü az önce okudum ve hoşuma gitti, paylaşmak istedim. Tam da buna inanmaya ihtiyacımız var. Değişim istiyorsak, tünelin ucunda ışığı görmek istiyorsak ızdırabına da katlanmak zorundayız.

Detaylara inmeden önce belirtmek isterim ki; bu günlüğün uzatma ameliyatı olmak isteyenler, olanlar veya ne olduğunu merak edenler için fotoğraf, video ve röntgenlerle zenginleştirilmiş kapsamlı bir yol gösterici olmasını umuyorum. 160 cm lerin başından 170 cm lere tırmanışım ve bu yolculuğun zorlukları, keşfedebildiğim çözüm yolları üzerinde duracağım.

Aynı zamanda belirtmem gerekir ki ben boyameliyati şirketininde kurucusuyum.

Bu yazıyı ise kurucu kimliğimden sıyrılıp hasta kimliğimle kaleme alıyorum. Ayrıca hem ikinci ameliyatım olmasından kaynaklanan hem de sürecini izlediğim yüzlerce hasta, çalışmalarına şahit olduğum 20’dan fazla doktor tecrübemin ışığında faydalı olmasını temenni ediyorum.

İlk olarak 10-12 gün kadar önce çektiğim röntgen sonucumu paylaşmak istiyorum.

Boy Uzatma Ameliyatı Röntgen Boy Uzatma Ameliyatı Oldum Röntgen

Bu belki biraz garip; benim asıl lisans alanım psikolojik danışmanlık. Fakat buna rağmen kendi psikolojimi bir türlü kısa boyumla mutlu yaşamaya alıştıramadım. Ne 15 yaşımda ergenlerin uzadığını görüp üzüldüğümde ne de 23 yaşımda devlet görevi için resmi olarak atandığımda bu takıntıdan kurtulamadım. Bilinen ve internette olan her saçma uzatma yöntemini de denedim ki sanırım sadece onları anlatmak farklı bir kitabın konusu olmaya yeterli olur.

ilk ameliyatımı, artık boyumun uzamasının ameliyattan başka çare olmadığına artık emin olduğum 24 yaşında oldum. Fakat ben iğneden bile korkuyordum. Bacağıma giren 12 çiviyi bir yıl kadar nasıl taşıyabilecektim. Ayrıca o dönemde bu ameliyatlar Türkiye’de çok yeniydi ve bilinen vaka sayısı çok çok azdı. Normal şartlarda bu endişelerimin bana geri adım attırması gerekirken ben aşkından gözü kararmış bir aşık gibi ilk fırsata balıklama daldım.

Ne kadar zorlu günler olduğunu anlatamam. üstelik çok uzun sürmüştü. Holyfix methodu. yani ilizarov gibi düşünün sadece daha kibar bir cihaz. Kemiklerim 5. aydan sonra garip bir şekilde kaynamamaya karar verdi ve tam 15 ay 12 gün o cihazla her gün yatıp kalktım.. bacağımda 12 çivi ile penguen gibi yürüyerek ve başkalarının varlığına muhtaç bir şekilde yaşıyordum. üstelik femurdan ameliyat olmuştum. bilenler bilir; ağrı daha fazla ve hareket kısıtlılığı çok daha az. bu süre boyunca kesinlikle yan tarafıma yatamadım. Vücudumun arka kısımları ilk aylarda epey zarar gördü.

Boy Uzatma Ameliyatı Olanlar Holyfix Yöntemi

İlk ameliyatıma bu gözle baktığım için başkalarına tavsiye konusunda çekimserim. bunu ancak benim o zamanlar olduğum gibi normal hayata dönmek için başka hiçbir çaresinin olmadığını düşünenlere ve uzun zaman(en az iki yıl) bundan kurtulamayanlara önerebilirim.

Ama şuan bile anlayamadığım bir şekilde o zamanlar tek bir gün bile pişmanlık duymadım. artık nasıl bir takıntı yaptıysam her gün güzel günlerin geleceği hayali ile sabrediyordum. 6 cm için 15 ay 12 gün. Şuan kulağa pek karlı bir sonuç gibi gelmese de o zamanın şartlarında başka çarem olmadığına inanıyordum. Bizde bir deyiş var: Allah dağına göre kar verir. Sanırım o zamanlar da var olan duruma göre psikolojimi ayarlıyordum.

Her şeye rağmen zaman geçmiş ve cihazlarım çıkmıştı. artık, senin boyun mu uzamış farklı görünüyorsun, cümlelerini duyduğum ve kötü günlerin tesellisini aldığım günlere kavuşmuştum. Sanırım bu biraz da uzun süren tarifsiz zorluklardan kurtulmanın verdiği bir rahatlıktan da kaynaklanıyordu. artık güneşi gördüğümde kollarımı açıp ayakta durabilmekten bile haz duyuyordum.

Her şey iyiye doğru gidiyordu fakat ben yine de daha önce giydiğim gizli topuklu ayakkabı alışkanlığımdan vazgeçemedim. takıntımın eskiye kıyasla 10 üzerinden 10 puandan 3-4 e indiğini hissediyordum fakat bu konuda bir hata yaptım. Çünkü bir kez alıştıktan sonra gizli topuklu ayakkabıları çıkarmak hiç de kolay değil. o ayakkabılarla elde ettiğiniz yüksekliği özümsüyorsunuz ve ayakkabıları çıkardığınızda gereksiz bir takıntı yapmaya başlıyorsunuz. Yine de söylemeliyim ki önceden bu ayakkabılarla bile kendimi kısa hissederdim. artık ayakkabıları giydiğimde gerçekten normalmişim gibi hissederdim. Önceden boy konusu açıldığında terlemeye başlar ve o an ortamda en çok espiriyi yapan ben olsam dahi buz kesilirdim. Fakat bu ameliyat ve ayakkabıların da desteği ile bazen öğrencilerime hedef belirlerken gerçekçi olmalarını ve aşırı kısaysanız basketbolcu olmanın pek de akıllıca bir çözüm olamayacağı gibi örnekler bile veriyordum.

Tabii yine de sanırım hem o ayakkabıların etkisi hem de bir erkek için 170 üstünün güvenli sular olduğunu düşünmemden dolayı adım adım ikinci ameliyata doğru da ilerliyordum.

Kombine Yöntemi Oldum Röntgenİlk ameliyatımın ardından 5 yıl geçti. bugün 34. günüm. İkinci Boy uzatma ameliyatımı oldum. 3 cm i biraz geçmiş olmalıyım. bugün doktorumun asistanı ile röntgen çekmeye ve gerçek sonucu kontrol etmeye gideceğiz.

 

 

 

 

 

Yeni bir sabaha uyandım; 35. gün

Yazıya başlamadan önce aşil tendonu esnetme egzersizleri ve ardından 0.25 mm’lik uzatmamı yaptım. Her 6 saatte bir, daha uzun boylu birisi oluyorum. Sanırım bir ergenden bile daha hızlı uzuyorum. Tabii süreç içinde açıkçası bunun keyfini sürdüğüm pek söylenemez. bilirsiniz her zaman önce sağlık gelir. Özellikle gerginliğe bağlı ağrılarım artmaya başladı. 4-5 cm den sonra karşılaşmayı umuyordum ama beni gafil avladılar. 3 cm’i henüz geçmiş olmama rağmen özellikle sol bacağımda yürürken topuklarım yavaş yavaş havaya kalkmaya başladı. İyice anladım ki ameliyat öncesi -eğer 3-4 cm den fazla istiyorsanız- bacağınızı iyice esnetmeniz gerekiyor. ve bu egzersizleri yaparken aşil tendonunun iyice esnediğinden emin olmalıyız. Bunu zamanında yapsaydım sanırım son 3-4 gece daha rahat uyuyabilirdim.

Fizik tedavi desteği almanızı şiddetle tavsiye ederim. Bunu online olarak yapsanız bile faydasını görürsünüz. Veya vaktinizi film izleyip oyun oynayarak geçirmek yerine egzersiz videoları dahi izlemek o gün daha fazla egzersiz yapmanızı sağlıyor. Aynı şekilde sürecinizi başkaları ile paylaşmak, deneyimlerinizi aktarmak da daha verimli egzersiz yapmanızı sağlayabilir. Örneğin ben; paylaşmak için video çekerken her zamankinden daha hızlıyım. Video çekilmediğim zamanlar sanırım aynı performansın yarısını dahi sergileyemiyorum.

Bu yürüme videolarım için de geçerli. Bilirsiniz paylaşmak, vermek sizden birşey eksiltmek yerine aslında daha fazla şey getirir. Ben ayrıca müzik dinlemeyi de sevdiğim için müzik eşliğinde yürümek daha fazla verim almamı sağlıyor.

Dün gün içinde epey ağrılarım vardı. Bu ağrılar daha çok gerginlikten kaynaklanıyordu. Dün röntgen çektikten sonra doktor ve asistanı bana egzersizle bunu aşabileceğimi söylediler. Açıkçası bir çok hastanın da düşündüğü gibi; doktorlar bizim halimizden pek anlamıyor, bu çiviler ona değil bana girdi, şuan ağrılarım var ve egzersiz yapacak halim yok, diye akşama kadar kara kara düşünüp durdum. Sonunda ağrılarımın benden daha inatçı olduğuna karar verdikten ve bu şekilde sadece kendimi kandırdığımı farkettikten sonra müzik eşliğinde germe egzersizleri yaptım ve ağrıya rağmen kalkıp walker ve ardından koltuk değnekleri ile yürüdüm. 10-15 dk sonra ağrılarımın azaldığını fark etmeye başladım. Çünkü kan akışım hızlanmıştı ve esnetme egzersizleri sonrası bacağıma ihtiyacı olan şeyi vermiştim. Demek istediğim şu: Ya karanlığa küfredersiniz veya ışığa yürürsünüz. Dün ben de karanlıkta kaybolmak yerine mücadele edip çözüm odaklı davrandığım için karşılığını aldım.

Ayrıca günde 4 sefer(4×0.25 mm) yapmak yerine 3 sefer yapmayı planlıyorum. Böylelikle biraz zaman kaybedecek olsam da bunun daha sağlıklı olacağını düşünüyorum. Egzersizlerimi de daha fazla yapabilirsem hedeflediğim boya daha sağlıklı ulaşabilirim.

Söylemem gerekir ki: birçok hasta uzatma miktarı ve sınırı konusunda kontrol dışına çıkabiliyor. Bunu çok fazla hastada gördüm. Doktoru, 7 cm’e geldiğinde uzatmayı durdur, dediği halde 1-2 cm ekstradan birşey olmaz, o kadar para ve emek verdim 1-2 cm daha uzamalıyım, gibi düşüncelerle kural dışına çıkıyorlar. O hastalar normalde cihaz çıktıktan sonra 1 ayda günlük hayatlarına dönebilecekken 6 ayda toparlanamayabiliyorlar. Daha sonra yaptıkları tek şey doktorlarına kızmak, kaderlerini suçlamak ve sonuçlarına katlanmak oluyor. Bu çocuk oyuncağı değil. Sınırlarımız ve görevlerimiz olduğunun farkında olmalıyız ve her işi uzmanına-bu durumda doktorumuza- bırakmamız gerekiyor.

Evet şimdi tarih: 10 Ekim 2022;
Uzun zaman oldu.
Buraya bi yazı yazmayalı.
Hikayemin birçok kişi tarafından okunduğunu ve son durumumla ilgili birçok soru işaretinin olduğunun farkındayım. Şuanda bu yazıyı boy uzatma ameliyatıyla ilgili herşeyi/sorunları/ağrıları/komplikasyonları geride bırakmış bir şekilde yazıyorum. Açıkçası kolay bir yolculuk olmadı. Ama herkesin aklındaki soru şu: Bütün bunlara değer miydi? Hiç şüphesiz değerdi. En azından benim için değdi. Benim yaşadıklarımı kimse yaşamadı. Aşağılık kompleksinin hayatı ne kadar çekilmez kıldığını çok iyi biliyorum. Hayatım ‘normal’ değildi. Aslında bütün bu çabalarım; yani iki ameliyat olmam ve bunca şeye katlanmamın tek sebebi ‘normal’ bi hayatımın olması. Kısa olmamak, dalga geçilmemek, kariyer yolculuğumda özgüvenli olmak, özel ilişkimde dehşet korkulardan arınmak.. evet işte bütün bu sepepleri bir araya getirdiğimde bu ameliyatı, iyi ki oldum, diyebiliyorum.
Tabii bu bir cesaret verme yazısı değil. Bu bir bilgilendirme hikayesi.. Eğer herşey sizin için normalse ve sadece bir heves için bu ameliyatı olacaksanız bütün bu zorluklara değeceğini sanmıyorum. Ama eğer en büyük derdiniz boyunuzun diğerlerinin yanında nasıl göründüğü ise, işte o zaman bu ameliyat tünelin ucundaki son ışık olabilir..
Emin olmanız ve daha iyi anlamanız için bazı fotoğraf ve videolarımı da hikayeme ekleyeceğim. Farkettiğim kadarıyla internette ne olduğu belli olmayan çok fazla bilgi ve hikaye var. Açıkçası bu yazıyı okuyanlar ve internette araştırma yapanlar için doğru kararı vermek oldukça güç. Çünkü okuduklarınıza, gördüklerinize ve sezilerinize göre karar vermek zorundasınız.
Ben sanırım ilk kozmetik ameliyat olan kişilerdenim. ilk ameliyatımı 2015’de olmuştum. O zamanlar ameliyat olan birini bulmak ve tecrübelerini sorabilmek çok nadir bulunabilen birşeydi. Şimdilerde ise hemen her platformda ameliyat olan birine denk gelmek mümkün. Tabii burada da doğru bilgi ile reklamı ve doğru eleştiri ile karalamayı birbirinden ayırt etmek daha güç hale geldi..
Bu tartışmalı konuyu burada bırakmak istiyorum. Ben Türkiye’de boy uzatma ameliyatı alanında kurulan ilk sağlık turizmi şirketini kurdum. Yüzlerce hasta gördüm. Çalışkan, doğru bilgilendiren ve en önemlisi empati kurabilen büyük bir takım kurdum. Şuanda da bu sitede birçok bilgiye ulaşabilir ve dilediğiniz soruları sorabilirsiniz. Türkiye’nin en tecrübeli takımı olarak bu ameliyata gerçekten ihtiyaç duyanlar için ben ve takımım ne yapılması gerekiyorsa onu yapıyor olacağız. Ne yaşadığınızı ve neleri tecrübe edeceğinizi bilen biri olarak nerede ameliyat olursanız olun bilgilenmeyi, bilinçlenmeyi ve hayata tutunmayı asla ihmal etmemenizi öneririm.
Son durumuma gelince;
Artık amacıma ulaştım. Artık beni kanser gibi tüketen, sokağa her çıktığımda insanların gözlerine değil de omuzlarına bakmaya beni mahkum eden, her kıyafet aldığımda içimi buruklaştıran, her ilişkinin başında(ki genellikle başlayamazdı) bana geri adım attıran eski boyumu geride bıraktım.
İşin garip tarafı şu ki; şuan bu yazıyı yazarken şunu farkettim. Bu yazıyı neden bu kadar geciktirdiğimi şuan bu satırları yazarken daha iyi anlıyorum. Çünkü eski duygularımda yüzleşiyorum. Onları hatırlamak beni hüzünlendirdi. Bununla yaşamanın ne kadar zor olduğunu şimdi yine hissediyorum. Tıpkı birine empati yapıp onun için üzülmek gibi ben de eski halime üzüldüm.
Neyse..
Şuan buradayım. Artık 1.61 değilim. hayata 12 cm daha yukarıdan ve binlerce km uzayan umudumla bakıyorum..
Artık takım elbise giydiğimde doğum günü çocuğu gibi durmuyorum. Sokakta yürürken insanların omuzlarına değil gözlerine ve etraftaki manzaraya odaklanıyorum.
Meslek hayatımda ise; Eski mesleğimden istifa edip yukarıda da bahsettiğim gibi kendi işimi kurdum. 2015’ten beri bu alanda; benim gibi kısa boyluluğun acısını çeken ve ameliyatla uzamak isteyen yüzlerce insana danışmanlık veriyorum. Belki de bütün bu kısa boyluluk ve ameliyat macerası bunun içindir. Böylelikle hiçbir zaman çalışıyor gibi hissetmiyorum. Sanki arkadaşlarımla dertleşiyor gibiyim. Bazı hastaların benden kısa gelip sonra bana yukarıdan bakması dışında işimi çok seviyorum ve artık hem iş hemde özel hayatımda çok mutluyum 🙂
Aşağıdaki son durumumla ilgili bazı fotoğraf ve videolar bulabilirsiniz.

Eklemem gerekir ki bazı doktorların da hastaların ısrarına dayanamayıp tamam 2 cm daha fazla yap dediklerine şahit oluyorum. O doktorlar egzersizlerle bunu desteklemeyi de öneriyorlar fakat bu büyük bir risk ve genelde sonuç aylarca kas ve sinirlerde oluşan zedelenmeyi telafi etmekle geçiyor. Geç kaynayan kemiklerden de söz etmeliyim.

Bütün bunlarla uğraşmak yerine sınırları bilmek, fazlasına göz dikmemek ve sonuca razı olmakta fayda var. Fakat bazı hastalar ısrarla ben şu kadar uzadım veya bazı doktorlar da benim hastam şu kadar uzadı demeyi seviyorlar. Bilirsiniz; Hiç kimse sağlıklı bacakları, sonunda havalı yürüyemeyeceği uzun bacaklara değişmez. Eğer ameliyat olacaksanız veya uzatma sürecindeyseniz sınırlarınız konusunda emin olmanız gerekiyor. Ben de o yüzden hiç zorlamayı düşünmüyorum. 5 cm’e ulaştıktan sonra kas ve sinirlerimi ve de kemik kaynamamı doktorumla birlikte analiz ettikten sonra bana izin verilen miktar kadar devam etmeyi planlıyorum. 6 veya 6.5 yeterli olabilir.

Egzersizlerden bu kadar söz ettikten sonra eğer bacağınızda bir external fiksatör varsa veya ileride olmayı planlıyorsanız pansuman yapmanın öneminden bahsetmeden geçemeyiz. Enfeksiyon bulaştıktan sonra, keşke her saat başı pansuman yapsaydım, diyeceksiniz. O yüzden normalde 2-3 günde bir yapmanız gereken pansumanı kesinlikle ihmal etmeyin. Özellikle ilk ameliyatımda enfeksiyonla epey mücadele ettim. Ağrılarım çok daha fazlaydı, sanki birisi çivi dibiminde ateş yakıyordu. Hareket etmek istemiyordum. enfeksiyon aynı zamanda kemik kaynamamı da epey yavaşlatmıştı. Şişlik ve kızarıklık da vardı. Yani bütün bunlar bana ikinci ameliyatımda çok daha dikkatli olmayı öğretti. Sanırım bu biraz da yöntemle alakalı. ilk ameliyatım holyfix yöntemi ve çok uzun sürdüğü için bir yerden sonra pek de dikkatli olmuyorsunuz. Sinemaya, bilardoya vb gittiğimi hatırlıyorum. bunların ardından da pansumanıma çok da dikkat etmezdim. Şimdi ise en ufak akıntıda bölgeyi batikonla güzelce temizleyip kapatıyorum. Akıntı olmadığında da en az 2-3 günde bir o bölgeye pansuman yapıyorum. Bilirsiniz söz konusu sağlık olduğunda yapabileceğiniz en faydalı şey tedbir almaktır. Hastanenin ilk günlerinde doktorun asistanı bana nasıl pansuman yapacağımı detaylı olarak gösterdi.

  1. gün

Bu yazıyı gece saatlerinde yazıyorum. Eminim benim gibi bir çok uzatma hastası gece kesintisiz uyuyabilmeyi özlemiştir. Alt bacaktan uzatma ameliyatı olduğunuzdan özellikle 3-4 cm’den sonra gerginliğe bağlı ağrılar artıyor ve bu da uykularınızın daha çok bölünmesine neden oluyor.

4 cm e epey yaklaşmış olmalıyım. İlk ameliyatımda 4 cm e geldiğimde baya heyecanlıydım. 24 yaşında uzamak güzel bir duyguydu. Şimdi ise artık belki de sonucu bildiğim için ilk heyecanım yok. sanırım eskisi kadar takıntım olmadığı için heyecanım epey azaldı. Bir an önce 5-6 cm lere gelip uzatmayı durdurmak ve cihazın çıkmasını istiyorum. Neyseki her geçen gün bu mutlu sona doğru ilerliyorum.

Zamanımı nasıl geçirdiğime gelince; işlerimi eskisi kadar verimli olmasa da home office olarak yapıyorum. Şimdiye kadar bir kitap bitirdim ve diğer 2 kitaba da devam ediyorum. Takip ettiğim sitelerden de ilgimi çeken makaleler okuyorum. Ayrıca ingilizcemi geliştirmek ve biraz da vakit geçsin diye yabancı bir diziye de başladım. Ara ara bazı strateji oyunları da oynuyorum. bir de bu günlük..

Günlüğü çok uzatmak istemiyorum zira iyileştikten sonra da yazmayı ve sürecimin nereye doğru gittiğini paylaşmayı planlıyorum. Her gün yazarsam sanırım bunu kitap haline dönüştürmek daha mantıklı olabilir 🙂 Bir ara kısaların maruz kaldığı durumlarla alakalı içinde psikolojik analizlerin de olduğu  bir kitap yazmayı planlıyordum. Sanırım biraz da tembellikten dolayı erteledikçe erteliyorum.

Gün içinde daha fazla yürüyorum. Çünkü her geçen gün özellike sol bacağımda gerginlik artıyor. topuklarım yavaş yavaş yere değmemeye başladı ve havalanıyor. Daha fazla egzersiz ve yürüme ile aşil tendonumu esnetmeye çalışıyorum ve sanırım işe yarıyor. Çünkü egzersiz olmadan yürümeye çalıştığımda topuklarım havada olduğu için baya zorlanıyorum ama esnetme egzersizleri sonrasında ve evin içinde 15-20 dk’lık yürüyüş sonrası topuklarım yere değmeye başlıyor. Bunu günde 4-5 defa yapmaya çalışıyorum. Çünkü eğer iyi ve sağlıklı bir sonuç istiyorsam üzerime düşeni yapmam gerekir.

bir çok hastanın egzersizleri ihmal ettiğinini gördüm. ve buna rağmen 6-7 cm den fazla uzamak istiyorlar. Bunlar gerçekçi rakamlar değil. Tamam evet uzarsınız ama sağlıklı yürümeniz çok zor ve kemiklerde kaynama yavaş görülebilir. Hızlı bir iyileşme süreci için iyi bir egzersiz ve yürüme programı çıkarmalısınız.

Ben fizyoterapistle çalışmıyorum. Fakat size şiddetle tavsiye ederim. İlk ameliyatımda çok iyi bir fizyoterapiste gitmiştim. Buradan kendisine tekrar teşekkür ederim. Ondan öğrendiklerimi bu ameliyatta tekrarlıyorum. Ama bazen ne yapacağınızı bilseniz de bir profesyonelin desteği her zaman daha fazlasını yapmanızı sağlar ve yeni boyunuzla normal hayatınıza daha hızlı ve daha sağlıklı dönersiniz.

Bugün bir egzersiz videosu daha çekmeyi planlıyorum. Bilirsiniz planlarınızı yazmanız ve bunu başkalarıyla paylaşmanız o plana daha çok sadık olmanızı sağlar. O yüzden umarım o videoyu gün içinde en güzel şekilde çekip buraya yükleyebilirim. Yeni bazı hareketler denemek istiyorum. Önceki videolarımda temel hareketleri gösterdim fakat sıradaki egzersiz videosunu siz fizyoterapist veya doktorunuza danışmadan yapmayın lütfen.

(Videoyu ilerleyen günlerde youtube üzerinden yayınlayıp buradan da ayrıca paylaşacağım)

**Hikayeme burada bir güncelleme eklemek istiyorum, muhtemelen bu son satırlarım olacak.

Dünyanın en büyük iş dünyası haberlerini yayınlayan kuruluşlardan biri olan Business Insider‘ la geçen ay bir röportaj yaptık. Hikayemin buralarda yayınlanacağını ve bu kadar ses getireceğini açıkçası hiç düşünmezdim. Sonrasında MSNYahooBusiness News ve daha sayamayacağım kadar çok yerde yayınlandı.

Boy uzatma ameliyatı Business Insider haber
Boy uzatma ameliyatı Business Insider haber

Bunu size hava atmak için yazmıyorum. İlham olmak için yazıyorum. Ameliyatlardan önce insanlardan uzak durup sadece kitap okuyarak teselli olmaya çalışan biriydim. Herkesten ve her şeyden uzak duruyordum. Şimdi ise hikayemi yüzbinlerce insan biliyor. Umarım bu sorumluluğun altından kalkabilirim ve benim gibi bu problemi yaşamış kişilere gerçekten en iyi desteği verebilirim. Her zaman görüş, öneri ve fikirlere açığım.

Ameliyattan bir süre sonraki yara izimi de sizlerle son olarak paylaşmak istiyorum.

    Uzatma miktarı, uzatma süreci, yöntemlerin farkı, ameliyat riski hakkında bilgilendirileceksiniz.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Whatsapp
    Online Görüşme

    Online
    Görüşme

    Canlı Destek Botu
    Online Görüşme

    Canlı
    Destek AI

    BoyAmeliyatı AI Asistan X

    Merhaba ben Türkiye'nin ilk boy uzatma ameliyatı şirketi olan BoyAmeliyatı ekibi tarafından yapılmış Dünya'nın ilk yapay zeka boy uzatma ameliyatı asistanıyım. Bana boy uzatma ameliyatıyla ilgili istediğiniz soruyu sorabilirsiniz..

    Bu konuşma, bir yapay zeka modeli ile gerçekleştirilmektedir. Yapay zeka tarafından verilen yanıtlar genel bilgilendirme amaçlıdır ve yasal olarak bağlayıcı değildir. Kesin bilgi almak için lütfen hasta temsilcisi ile iletişime geçiniz.